Kayalık bir yamacın altında yer alan küçük bir oyuktan girilen bu yeraltı yapısında, mihrap, duvarlara gömülü küpler ve kimliği belirsiz büyük bir mezar bulunuyor.

Cehennem Deresi yakınlarında yer alan yapının iç mimarisi, bölgedeki bilinen hiçbir kayıtla örtüşmüyor. İçeri girenleri ilk olarak sağlam durumdaki mihrap karşılıyor. Duvarların içine yerleştirilmiş çok sayıda küpün ise ses yalıtımı veya akustik amaçlı kullanıldığı düşünülüyor. Yapının en dikkat çekici bölümü ise içinde yer alan büyük mezar.
Yeraltı yapısının çevresinde yapılan yüzey incelemesinde, bazıları çocuklara ait olabilecek çok sayıda uzun mezar da tespit edildi. Bölgenin geçmişine dair mevcut envanterde bu yeraltı yapısına dair hiçbir bilgi bulunmaması, keşfi daha da ilgi çekici hale getiriyor.

Yapıyı ilk gören doğa yürüyüşçülerinden Sabahattin Atalay, yaşadıkları şaşkınlığı şöyle anlattı:
"Gömek Yaylası'nda yürüyüş yaparken köylüler bize küçük bir oyuk gösterdi. İçeri adım attığımız anda bambaşka bir dünyaya girmiş gibi olduk. Mihrap sapasağlamdı, duvarlarda akustiği sağladığı söylenen onlarca küp vardı. Dışarı çıktığımızda yaylaya yayılmış çok sayıda mezar gördük."

Bölge üzerine yapılan ilk değerlendirmelerde, yeraltı yapısının mimarisinin Orta Çağ–erken İslam dönemi izleri taşıyabileceği öne sürülüyor. Ancak kesin tarihlendirme için kapsamlı bir arkeolojik çalışma yapılması gerektiği vurgulanıyor.
