Eyleme, hekimler, hemşireler, diş hekimleri, ebe ve diğer sağlık çalışanları katıldı. Çalışanlar, şiddet, liyakatsizlik, güvencesiz çalışma koşulları ve sağlık hizmetlerinin kalitesinin düşmesi gibi sorunlara karşı tepkilerini gösterdi.

Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan basın açıklamasına Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu-Siirt (AHEF), HEP-SEN, Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası-Siirt (Hekim Birliği), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası-Siirt (SES) ve Türk Tabipleri Birliği-Siirt (TTB) de katıldı.

Hekim Birliği Sendikası İl Temsilcisi Dr. Aykut Koç, sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlukları vurgulayan bir konuşma yaptı. Koç, "Sağlık sistemimizdeki çöküşe dikkat çekmek ve meslek onurumuzu savunmak için bir araya geldik. Hekimler tükeniyor ve halkımızın sağlığı tehdit altında," dedi.

Açıklamada, sağlıkta şiddetle mücadele edilmesi ve sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi için etkin yasal düzenlemeler talep edildi. Ayrıca, maaşların insanca bir seviyeye çıkarılması ve sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılması gerektiği vurgulandı.

Eyleme katılan sağlık çalışanları, talepleri yerine getirilene kadar mücadeleye devam edeceklerini belirtti. 8 Ocak 2025’te gerçekleştirilen bu eylem, sağlık sisteminin iyileştirilmesi ve sağlık çalışanlarının haklarının savunulması adına önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Basın metni ;

Değerli Meslektaşlarımız, Sevgili Çalışma Arkadaşlarımız, Kıymetli Halkımız ve 
Basın Mensupları,
Bugün burada, sağlık çalışanlarının onurunu korumak, sağlık sistemimizdeki derin 
sorunlara dikkat çekmek ve geleceğimizi tehdit eden adaletsizliklere “Artık yeter!”
demek için bir araya geldik.
Bizler, uzun ve zorlu bir eğitim sürecinin ardından, insan sağlığını savunmak için 
gece gündüz demeden çalışan, insan hayatını koruma yemini etmiş sağlık 
çalışanlarıyız.
Bizler, emek ve meslek örgütlerimizin çağrısıyla, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü 
protesto etmek, sesimizi hep birlikte yükseltmek, taleplerimizi haykırmak adına bugün 
ülkenin her bir köşesinde, meydanlarda bir araya gelmiş hekim, diş hekimi, hemşire, 
ebe, acil tıp teknisyeni, paramedik, teknisyen; yani sağlık emekçileriyiz. 
Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için 
çalışırken; şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz 
yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi say say bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz.
Tüm bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanımızda 
değil her seferinde karşımızda buluyoruz.
Sağlık çalışanları tükeniyor!
Halkımız için, Sağlığımız için, Meslek onurumuz için artık harekete geçilmelidir!
Birinci basamakta çalışan hekimlerin, ebelerin, hemşirelerin ve tüm sağlık emekçilerin 
uzun süredir sürdürdüğü mücadeleyi de selamlıyor, iş bırakma eylemlerini tüm sağlık 
emek gücü olarak sahiplendiğimizi ifade ediyoruz.
Bugün, 8 Ocak 2025’te, ülkemiz genelinde iş bıraktık. Biz hekimler, bu önemli günün 
sağlık sisteminin iyileştirildiği, haklarımızın karşılık bulduğu ve halkımızın sağlıklı bir 
geleceğe kavuştuğu bir dönüm noktası olmasını istiyoruz. Buradan halkımıza ve 
yetkililere bir kez daha sesleniyoruz:
Tıkanan Sağlık Sisteminde Hastalar da Hekimler de Tükeniyor!
Biz hekimlerden 3-5 dakika içinde hasta bakmamız bekleniyor. Bu süre, 
hastalarımıza hak ettikleri özeni göstermemize engel oluyor, aynı zamanda meslek 
onurumuzu yaralıyor. Nitelikli sağlık hizmeti ancak yeterli zaman ve imkânla 
mümkündür! Ancak bizler, bitmeyen MHRS baskısı, ağır muayene yükü ve yoğun 
vardiyalar altında eziliyoruz.
Gözlerimizin önünde artan hastalara yetemedikçe tükeniyoruz!
Bu şartlar altında ne hastalarımıza ne de mesleğimize faydalı olabiliyoruz.
Sağlıkta Şiddet Artık Tahammül Edilemez!
Sağlıkta şiddet, yalnızca hekimlerin hayatını değil, halkın sağlık hizmetine erişim 
hakkını da tehdit ediyor. Değerli meslektaşımız Kardiyolog Ekrem Karakaya görev

başında katledildi. Göğüs cerrahımız Ersin Aslan şiddet kurbanı oldu. Ve daha niceleri... Şiddet, fiziksel olduğu kadar ruhsal ve toplumsal bir yıkıma da yol açıyor. Sağlıkta şiddeti durdurmak, hekimlerin onurunu korumak kadar toplum sağlığını da korumak demektir! Sağlıkta şiddeti engelleyecek etkin ve caydırıcı yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesini istiyoruz. Yılların Emeği Değersizleştiriliyor, Maaşlar Yoksulluk Sınırının Altında! Bugün hekimler, yoksulluk sınırında yaşam mücadelesi veriyor. Maaşlarımız insanca bir yaşam seviyesine çıkarılmalı ve emekliliğe yansıyan tek kalemde ödenmelidir. Riskli branşlarda ve zorlu bölgelerde çalışan hekimler için ise ek iyileştirmeler yapılmalıdır. %11,54 enflasyon artışı bir zam değildir; gerçekte bir artış bile değildir! Memur çalışan ve emeklilere, yeniden değerleme oranına uygun refah artışı talep ediyoruz. Sabit gelirli çalışanlar olarak, gelir vergisi oranının %15 ile sabitlenmesini istiyoruz. MHRS ve İş Yükü Altında Eziliyoruz! Hasta sayısını artırmaya yönelik baskılar yerine, her hastaya yeterli vakit ayrılmalıdır. MHRS randevu süreleri genişletilmeli, her hekimin branşına göre planlanmalıdır. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen deprem bölgesinde insanca çalışma ve yaşama koşulları hâlâ sağlanamamış, sağlık emekçilerinin sorunları giderilmemiştir. Genç meslektaşlarımızın etik değerleri temel alan, donanımlı ve nitelikli bir eğitim alabilmelerinin engellenmesi ve düzeltilmemesi eğitim haklarının engellenmesidir. Diş Hekimlerinin Sorunları Artık Görmezden Gelinemez! Diş hekimlerinin sorunları ve aylarca tedavi beklemek zorunda kalan hastalarımız için; ünit sayıları artırılmalı, fiziki yapılar genişletilmeli, nöbet ve vardiya sistemine son verilmelidir. Her hekime bir yardımcı sağlanmalı, ek ödeme dağıtım oranı arttırılmalı ve adaletli bir ücretlendirme yapılmalıdır. Birinci Basamak Yetersiz, Hastaneler Çaresiz! 1) Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Performans ve Ödeme Yönetmeliği derhal geri çekilmelidir. Hekimler puan toplayan bilgisayar oyun figürleri degildir, işine son verme tehdidiyle meslek bağımsızlığı ve meslek onuru ayaklar altına alınmamalıdır.

2) Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir 
sistem inşa edilinceye kadar ASM sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak 
şekilde artırılmalıdır.
3) Bakanlık yetkililerinin öve öve bitiremedikleri Hastalık Yönetim Platformu 
(HYP) hastaya fayda sağlamadığı gibi bizi veri giriş memuru yapmaktan başka 
işe yaramamaktadır. HYP’ye veri girişi kronik hastalık tarama ve takibi değildir. 
Bu sistem mevcut aile hekimligi bilgi sistemine ve 2. basamağa entegre 
edilmeden aile hekimlerine dayatılamaz. 
4) Herkesin her istediği zaman, istediği hastaneye başvurmasının önünde 
hiçbir engel yokken, sevk zincirinin gerektirdiği koşullar sağlanmadan, aile 
hekimleri gizli bir sevk sistemine zorlanmaktadır. Hastaya da sorumluluk veren 
bir sevk sistemi ve 2. Basamak entegrasyonu gelmeden, üstelik ülkemizde yıllık 
hastaneye basvuru oranı ortalama 12 iken, 7'den fazla hastaneye başvuran 
hastalar için, 6 ayda bir ASM’ye başvurmayan her sağlıklı kişi için aile 
hekimlerine maaş kesintisi cezası verilmemelidir, verilemez. Gelir baskıyla 
reçete kısıtlamaları getirilerek hekimlerin antibiyotik, ağrı kesici, mide koruyucu 
gibi ilaçların yazılmasına engel olunamaz!
5)Aile hekimliğinde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmiyoruz. 
ASM’lerde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen 
görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları 
desteklenmeli, geliştirilmelidir.
Taleplerimiz Açık ve Net!
● Hekim maaşları insanca bir yaşam seviyesine yükseltilmeli ve emekliliğe 
yansıyacak şekilde tek kalemde ödenmelidir.
● Sağlıkta şiddete karşı etkin ve caydırıcı yasal düzenlemeler derhal hayata 
geçirilmelidir.
● Hekimleri, diş hekimlerini ve hastaları mağdur eden, hekimlere karşı şiddet 
kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan, 3-5 dakikada muayene 
dayatmasından vazgeçilmeli, nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için hasta 
randevuları her hastaya en az 15 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir.
● Kamu emekçilerin vergi dilimi %15’te sabitlenmelidir.
● Diş hekimlerine de saat 00.00’dan sonra mevzuata aykırı şekilde nöbet 
yazılmasından ve vardiya çalışma sisteminden vazgeçilmelidir.
● Birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilerek, aile hekimleri ve sağlık 
çalışanları için çalışma koşulları iyileştirilmelidir. Eziyet yönetmeliği kabul 
edilemez, derhal geri çekilmelidir.

Onurlu Bir Meslek için Kararlıyız!
Hekimler olarak, halkımızın sağlığı için çalışmaya devam etmek istiyoruz. Ancak bu, 
onurlu çalışma koşulları sağlanmadan mümkün değildir. Sağlık sistemimizin 
çöküşüne seyirci kalmayacağız. Taleplerimiz karşılık bulana kadar mücadelemizden, 
birlikteliğimizden ve kararlılığımızdan vazgeçmeyeceğiz!
8 Ocak, Dayanışma ve Kararlılık Günüdür!
Bugün, yalnızca biz hekimlerin değil, halkımızın da nitelikli sağlık hizmetine erişim 
hakkını savunduğumuz gündür. Taleplerimiz yerine getirilene kadar meydanlarda 
olacağız.
Her kademede çalışan her meslekten hekim, diş hekimi, ebe, hemşire ve tüm sağlık 
emekçileri ile tüm toplumu bizlere katılmaya, sesimize ses vermeye davet ediyoruz.
Hep birlikte daha gür bir sesle, daha güçlü bir dayanışmayla haklarımıza sahip 
çıkacağız!
Saygılarımızla