Siirt, Türkiye'de ilk petrolün bulunduğu ve çıkarıldığı şehir olarak yalnızca enerji tarihinde değil, kültürel belleğimizde de özel bir yer tutuyor. 23 Mart 1956 tarihinde düzenlenen “Petrol Gecesi”, bu mirasın en görkemli hatıralarından biri oldu. Aradan geçen onca yıla rağmen bu tarihî mirasın, günümüzde hâlâ gerektiği ölçüde değerlendirilmediği görüşü kamuoyunda yaygın.
1956 yılının Mart ayında düzenlenen “Petrol Gecesi” için özel hatıra sigara kutuları bastırıldı. Kutunun üzerinde petrol kulesi ve rafineri resimleri, içinde ise her biri “SİİRT” yazılı 12 adet sigara yer alıyordu. Bu tasarım, o dönemde Siirt’in petrolle anılan bir marka şehir olma yolundaki vizyonunu yansıtıyordu.
Yalnızca sembolik bir gece değil; Türkiye’nin enerji geleceğine dair umutları yansıtan, sanayiye, kültüre ve eğlenceye dokunan çok yönlü bir organizasyondu bu. Gecede, Türkiye'nin efsane seslerinden Ajda Pekkan sahne aldı. Bu da o dönemde Siirt’in sosyal ve kültürel canlılığına dikkat çekiyor.
Türkiye’de petrol ilk kez 1940’lı yıllarda Siirt’in Garzan bölgesinde çıkarıldı. Bu tarihi gelişme, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) kuruluşuna da ilham verdi. Ancak zamanla petrol arama ve üretim faaliyetlerinin yönetimi Batman ve Şırnak gibi komşu illerde kurulan TPAO Bölge Müdürlüklerine devredildi. Oysa Siirt, bu işin doğduğu yerdir.
Petrol hâlâ Siirt’te var. Hem Garzan bölgesinde hem de diğer kırsal alanlarda petrol rezervlerinin varlığı uzmanlarca kabul edilmekte. Ancak bu potansiyelin ekonomiye kazandırılması için yeterli adımlar atılmış değil. Özellikle Siirt’e bir TPAO Bölge Müdürlüğü kurulması, enerji yönetiminde adaletin tesisi açısından da önemlidir.
Siirt Ürünleri Tanıtım Derneği Başkanı:
“Bugün Garzan’da petrolü bulan, 1956’da Petrol Gecesi düzenleyen bir şehir olarak Siirt’in tekrar enerji merkezi olması kaçınılmazdır. Petrol gecelerinde sanatçılar sahne alır, Siirt geleceğe umutla bakardı. Bugün aynı umudu, TPAO Bölge Müdürlüğü kurulursa tekrar yaşarız. Biz bu çağrıyı yalnızca Siirt için değil, Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için yapıyoruz.”
Bu çağrıya sadece Siirt değil, çevre illerden de destek geldi. Diyarbakır’dan Sezai Örkmez, Siirt’in petrol tarihine dikkat çekerek bu şehrin enerji yönetiminde yeniden etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. Bölgesel kalkınma, adil enerji dağılımı ve yerel ekonomilerin canlanması açısından Siirt’e yatırım yapılmasının kaçınılmaz olduğuna işaret etti.
Petrol Gecesi’nin kültürel boyutunda da önemli bir mesaj vardı. 1950’li yıllarda düzenlenen bu etkinliklerde sahne alan Ajda Pekkan gibi sanatçılar, Siirt’in yalnızca bir enerji şehri değil, aynı zamanda bir kültür ve yaşam merkezi olduğunu gözler önüne serdi. Bugün ise bu kültürel miras, tanıtımlarla ve somut yatırımlarla desteklenmeyi bekliyor.
Siirt, geçmişte olduğu gibi bugün de Türkiye’nin enerji stratejisinde önemli bir konumda yer alabilir. 1956 Petrol Gecesi’nin hatırasını yaşatmak, TPAO Bölge Müdürlüğü gibi somut adımlarla mümkün olabilir. Petrol var, geçmiş var, kültür var… Geriye kalan sadece irade!



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.